Reklam sektöründe 'ortam hareketlendi'

Konuyu bilmeyen veya hatırlamayanlar için kısa bir özet gerekirse: Türkiye reklamcılığına 90’larda damga vurmuş üç isim; Ali Taran, Serdar Erener ve Hulusi Derici (Bu arada “Derici’yi diğer ikisinin yanına nasıl koyarsın?” diye coşanlar olacaktır, olmasın.) farklı aralıklarla ve gerekçelerle Kristal Elma yarışmasına katılmama kararı aldı. Reklam yaratıcılığı yarışmasının gereksizliği, adaletsizlik gibi nedenler ortaya koysa da, birtakım dedikoducu şer odakları 'filanca işi ödül alamadığı için' gibi yorumlar da yaptı. 


Özellikle Hulusi Derici ve Serdar Erener hemen her röportajda ödül konusuna değindi ve 'Reklamcılar için reklam yapmıyorum' temalı konuşmalar yaptı. Sadece onlar değil, daha küçük ölçekli ajanslardan tepki ve boykot geldi. Klasik ödül geyiklerini tekrar anlatıp sıkmak istemiyorum.

Böyle röportajlarla, manifestolarla tatlı tatlı giderken, tahmin edilemeyen bir şey oldu ve 'ortam hareketlendi': Yıllardır tekmelenen Kristal Elma bir yaratıcılık festivaline dönüştü. Festivalin, Campaign Türkiye'nin yayıncısı olan Lift tarafından düzenleniyor olması -nedense- MediaCat'in bu organizasyona uzak kalmasına neden oldu (bence buna hiç gerek yoktu). MediaCat de, Felis Ödülleri'ni de kapsayan güçlü bir organizasyon (Brand Week İstanbul) düzenledi geçtiğimiz hafta. Burada dikkat çekici nokta, mikrofonu Serdar Erener'e uzatarak, derneğe ve Kristal Elma'ya tavır alınmasıydı. Böyle bir niyet yoksa bile bu izlenim oluştu. Erener yine kendisinden duymaya alışık olduğumuz şeyleri söyleyip, üzerine bir de Felis Ödülleri'nde jüri başkanı olduğunu duyurdu ve reklamın etkinliğini göz önünde bulunduracaklarını belirtti: "Araştırma verisi olmadan 'ilginç' görülen bir reklamın kıymet-i harbiyesi yoktur..." İkinci 'dolaylı tavır' da dernekle kavgalı olduğu bilinen Hulusi Derici'yi Brand Week organizasyonun yıldızı yapmak oldu. Derici sunum yaptı, şarkı söyledi, aynı zamanda Reklamcılık Vakfı Başkanı Haluk Sicimoğlu ile 'mevzu yaşadı'. Ki, bu mevzuda 'daha haksız' tarafın Sicimoğlu olduğunu düşünüyorum. (Konuyu bilmeyenler şuraya bakabilir.)

Tam da bu organizasyonun yapıldığı günlerde dernek, "biz Felis'te reklamların etkisini de ölçüyoruz" söylemini ofsayta düşüren bir açıklama yaptı: "İki yılda bir düzenlenen reklam etkinliği yarışması Effie, artık her yıl yapılacak." Bu açıklama bence, derneğin ve Kristal Elma'nın olası rakibinin önünü kesti. Zira dernek karşıtı ajansların en büyük argümanına "buyrun, her yıl düzenlenecek reklam etkinliği yarışmamız da var, Kristal Elma'yı rahat bırakın" demiş oldu.

Buna rağmen ben, MediaCat ve Brand Week rüzgarıyla (MediaCat'in derneği karşısına alma niyeti olmadığını düşünsem de) yeni bir oluşum heyecanı yaşandığını düşünüyorum. Dernek, iyi bir festivalle ve geçen yıllara göre daha az tartışmalı ödül dağıtımıyla saygı kazandı ama önünde, sektörün çatısı olarak çözmesi beklenen çok sayıda önemli sorun var: Ajans komisyonlarının günden güne erimesi, her önüne gelenin konkur açıp ajansları aylarca oyalaması, ödeme vadelerinin gittikçe uzaması, insan kaynakları sorunu, eğitim sorunu, özellikle gençlerin pek de iyi olmayan şartlarda çalıştırılması... Bunlar hep "madem sektör derneğisin, çöz işte" cümlesiyle derneğin önüne gelecek. Bu sorunları çözeceğini -en azından- öne sürecek yeni bir oluşumun destek göreceği kesin. Hulusi Derici'nin manifesto yazmaması şartıyla tabii :)

Birçok küskün ajans var, yeni kurulan dijital ajanslar var, network'lerin tutumundan rahatsız olan bağımsız ajanslar var, ödüllerin adaletsiz dağıtıldığını düşünen ajanslar var... Tabii bu varsayıma güvenip ortada kalmak da var. Zira nispeten büyük ölçekli bağımsız ajanslar dernekte oldukça aktif ve dijitalin fikir önderi olması beklenen ajanslar da network'lere satılmış durumda. Bu da ihtimali zayıflatıyor.

Bu arada, ne işe yaradığını hala anlayamadığım IAA Türkiye ve internet sitesi örümcek ağı bağlamış Reklam Yaratıcıları Derneği 'gazlanıp güçlendirilerek' yeni bir dernek yerine buralara oynanabilir mi? Bunu bilemedim şimdi...

Bir de kilit nokta medya planlama / satınalma ajansları tabii. Ne de olsa her şey paraya bakıyor...

Önümüzdeki günler/aylar ne gösterecek, bakalım.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder